| 1 | Tarih, insanların geçmişteki her türlü faaliyetlerini, olayların birbirleriyle olan ilişkilerini, sebep-sonuç ilişkisi içerisinde yer ve zaman göstererek belgelere dayandırarak objektif olarak inceleyen sosyal bir bilim dalıdır. | |
| 2 | Spor kelimesi de dünya dillerine sonradan eklenerek, belli gelişmeler sonrasında anlam değiştirerek dile girmiş bir sözcüktür | |
| 3 | Spor sözcüğünün beden ve hareket sözcüklerinden yola çıkarak ifade bulduğu söylenebilmektedir. | |
| 4 | Antikçağ’da spor sözcük olarak kullanılmamıştır. Ancak bu sözcüğe karşılık olarak gymnastik ve agonistik sözcükleri yer almaktadır. Bu iki sözcüğün Türkçe’deki karşılığı ise beden eğitimi ve yarışma olarak söylenebilmektedir | |
| 5 | İnsan hareketlerinin çeşidi ve değeri, yaşadıkları bölgenin coğrafi şartları ile bulundukları toplumun uygarlık seviyesine göre değişmektedir. Tarih boyunca özellikle erkekler, kendilerini aile fertlerine karşı avlanma, beslenme, korunma ve barınma gibi işlerde sorumlu saymışlar, bu nedenle bedenlerini her türlü mücadeleye hazır tutmak zorunda hissetmişlerdir. | |
| 6 | Sporla ilgili en eski belgelerin izine Sümer uygarlığında rastlanmaktadır. Sümerlere ait yaklaşık iki yüz kil tablet, altın ve gümüş eserler, mezar taşları, tapınak mimarileri ve Gılgamış destanı günümüze kadar ulaşmıştır. | |
| 7 | Sümer uygarlığında, toplumun hem dini, hem siyasi, hem de askeri yöneticisi kral-rahiplerdir. Kral-rahiplerin sportif becerilerde etkin ve üstün olması toplum nezdinde meşruiyetlerini kuvvetlendirmesi ve itibar kazanmaları anlamına gelmektedir | |
| 8 | Birçok alanda modernliğe adım atıldığı Antik Yunan döneminde sporun ilk kez örgütlü olarak bu uygarlıkta yapıldığı kabul edilmektedir. Günümüz modern Olimpiyat Oyunları’nın tohumlarının atıldığı ve organize yarışmaların ilk defa yapıldığı Antik Yunan Olimpiyatları’nın M.Ö. 776-393 yılları arasında tahminen üç yüz kez yapıldığı bilinmektedir | |
| 9 | Romalılar beden eğitimi ve spor faaliyetlerini askerliğe ve savaşa hazırlık olarak yapmışlardır. Eskrim, binicilik, mızrak atma, yüzme, boks, güreş ve askerî teçhizatla yürüyüş gibi sporlarla uğraşmışlardır. Romalılarda ilk başlarda iki çeşit eğlence anlayışı bulunmaktaydı: Atlı araba yarışları ve tiyatro oyunları. Bu eğlenceler, yöneticiler tarafından düzenlenen ve giderleri hazineden karşılanan etkinliklerdi. Sadece bir gün süren bu eğlencelerde oyunlar Tanrı’ya adanmakta ve adanan Tanrı’nın adı ile anılmaktaydı. Equirria ve Consualia olarak bilinen bayram şenliklerinde sadece atlı araba yarışları düzenlenmiştir | |