06 ŞUBAT 2023 TARİHİNDE MEYDANA GELEN KAHRAMANMARAŞ MERKEZLİ DEPREMLERLE İLGİLİ AÇIKLAMALAR

06 Şubat 2023 Tarihinde Sofalaca-Şehitkamil-Gaziantep (37.1123 K 37.1195 D) merkez üssünde yerel saat ile 04:17’de aletsel büyüklüğü Ml=7.4 (Mw=7.7) ve 06 Şubat 2023 Tarihinde Ekinözü-Kahramanmaraş (38.0717 K 37.2063 D) merkez üssünde yerel saat ile 13:24’de aletsel büyüklüğü Ml=7.5 Mw=7.6 olan çok şiddetli iki deprem meydana gelmiştir. Depremin odak derinliği yaklaşık 5 km civarında olup sığ odaklı bir depremdir. Deprem Güneydoğu Anadolu, Doğu Anadolu İç Anadolu ve Akdeniz Bölgelerini kapsayan geniş bir alanda hissedilmiştir. Söz konusu deprem, Doğu Anadolu Fay Zonu ile Ölü Deniz Fay Zonu gibi önemli tektonik birimlerle sınırlanmış bir konuma sahiptir (http://www.koeri.boun.edu.tr).

 

Tarihsel dönemde (M.Ö. 1800-M.S. 1900; Soysal vd., 1981) Bölgedeki Doğu Anadolu Fay Zonu’nun geçtiği hat boyunca şiddet değeri Io=VIII-X olan depremler meydana gelmiştir (http://www.koeri.boun.edu.tr).


Aletsel Dönemde (M.S. 1900-2022; büyüklüğü M>4.0 KRDAE Deprem Katalogu) bölgede meydana gelen önemli depremlerin büyüklükleri M=5.0-5.9 arasındadır. Bu dönemde büyüklüğü M≥ 6.0 olan deprem 1908 Işıklı-Kozan (Adana) depremidir (http://www.koeri.boun.edu.tr).

 

İl sınırlarının güneydoğusu genel olarak Doğu Anadolu Fay Zonu’nun etkisi içerisindedir. MTA tarafından 2011 yılında hazırlanan Türkiye Diri Fay Haritasından da görüleceği gibi Doğu Anadolu Fay Zonu ilin güneydoğusundan geçmektedir. Ayrıca Güneydoğu Anadolu Fay Zonu ve güneyde Ecemiş ve Karataş-Yumurtalık Fayları bölgedeki önemli tektonik yapılardır. İl sınırlarını D-B yönlü ikiye bölen Çardak Fayı, Pazarcık, Türkoğlu, Gölbaşı, Çelikhan-Sürgü Fayları bölgedeki aktif faylar olup, genelde ana tektonik yapılar KD-GB gidişlidir (http://www.koeri.boun.edu.tr).

 

Tarihsel dönemde (M.Ö. 1800-M.S. 1900; Soysal vd., 1981) bölgede Doğu Anadolu Fay Zonu’nun geçtiği hat boyunca şiddet değeri Io=VIII-IX olan önemli depremler meydana gelmiştir. Ayrıca Kahramanmaraş ilinin kuzeydoğusundaki 1893 ve güneybatısındaki 1268 depremleri bölgede tarihsel dönemde meydana gelmiş önemli depremlerdendir (http://www.koeri.boun.edu.tr).



Son depremler bölgede tarihsel dönemde görülen en büyü depremlerdir ve çok geniş bir alanda yıkıma neden olmuştur. Gün itibariyle enkaz kaldırma ve kurtarma çalışmaları bütün hızıyla devam etmektedir.

 

Bu depremler ülkemizde depremlere hazırlık konusunda istenilen ve beklenilen düzeyde olmadığımızı göstermiştir. Ülkemizin bir deprem ülkesi gerçeğini yeterince kanıksamadığımızı, bireyden karar alıcılara kadar bu konunun çok önemli olduğu vurgusunun zaman zaman üst perdeden konuşulmasına karşın sonucun bu derece kötü olması yapılması gerekenlerin yeterince yapılmadığını ortaya koymaktadır. Bu durumda merkez olarak üniversitemiz ölçeğinde sempozyum ve afet farkındalıklarına yönelik etkinlikler yapılmaya ve afet gönüllüsü olma konusunda AFAD il müdürlüğü ile koordineli çalışmaların sürdürülmesine  devam edilmelidir.

Bu süreçte ilk olarak şehirde de depremin şiddetli hissedilmesi ile kişisel maddi yardımlara katılım dışında hızlı reaksiyon alınamamıştır. Önümüzdeki süreçte Niğde İRAP için bir günlük değerlendirme ve Obruk depreminin sonuçlarının konuşulacağı bir etkinliğin bahar dönemi içinde yapılması için planlamalar devam etmektedir.

 

Merkez olarak üniversitemiz ve ilimiz ölçeğinde başta güncel olan depremler ve diğer afetlere hazırlık konusunda neler yapılacağı, özellikle karar alıcıların desteğini alarak yapılacak çalışmalar için gerekli planlama ve yatırımların (iş gücü, izleme-değerlendirme için alt yapılar, maddi destek hazırlıkları vb.) bir an evvel yapılmasının çok önemli olduğu vurgulanmalı ve üst yönetimlerin bu konuda ısrarcı olmaları gerekmektedir.

Mevcut imar planlarının yeniden gözden geçirilmesi, başta zemin özellikleri ile bina tasarımı konularında bilimsel normlara uygun daha az katlı yapı tasarımına yönelik çalışmalar ön plana alınmalıdır. Yapı tasarımında da depreme dayanıklılığı defalarca test edilmiş taşıyıcı sistemler, malzemeler ve uygulamaların ön plana çıkarıldığı mevzuat geliştirme çalışmaları başlatılmalıdır. . Özellikle yer seçimi kriterlerinin ne kadar önemli olduğu, son büyük felakette de kendini göstermiştir. özellikle büyük mühendislik gerektiren baraj, tünel, demir ve otoyollar vb. gibi yapıları, halk sağlığı hizmet alanları (hastane, idari binalar), kamu binaları, eğitim hizmeti veren yapıların ve ibadethane gibi önemli yapıların yerlerinin seçiminde izlenmesi gereken yer seçimim kriterleri  ile gerekli yapı standartları ve denetim faaliyetleri konusunda ne denli dikkatli olunması gerektiği birçok bilim insanları tarafından birçok platformlarda sürekli dile getirilmiştir. Yeni yerleşim alanları için tarım arazilerinin imara açılması, yumuşak kat uygulamaları, imar affı, mevzuat hükümlülüklerinin göz ardı edilmesi, afet boyutlarını daha da olumsuz hale sokmaktadır.

 

“Afet yönetimi”; afet olgusu karşısında planlama, araştırma ve gözlem ile etkilerin azaltılmasına yönelik alınan tedbirlerin gelişimi için önleme, hazırlık, zarar azaltma, acil müdahale ve iyileştirme problemlerine çözüm arayan geniş kapsamlı ve disiplinler arası bir yönetim modeli olarak ifade edilmektedir. Diğer bir “afet yönetimi” tanımı ise “afetlerin önlenmesi ve zararlarının azaltılabilmesi amacıyla, afet öncesi, afet sırası ve afet sonrasında yapılması gereken çalışmaların yönlendirilmesi, koordine edilmesi ve uygulanabilmesi için toplumun tüm kurum ve kuruluşlarıyla kaynaklarının bu amaç doğrultusunda yönetilmesidir. Daha detaylı ve kapsamlı bir tanım ise; kentsel ve kırsal alanda yaşamakta olan tüm toplumun doğal, insan ürünü veya teknolojik nitelikteki afetlere karşı, koruyucu önlemden başlayarak, afete hazırlık, afete müdahale ve afetle mücadele ile afet sonrası yapılacak tüm ekonomik, sosyal, kültürel ve psikolojik rehabilitasyon çalışmalarının planlanması, yasal ve yönetsel metinlerle düzenlenmesi, uygulanması, mali kaynakların temini, koordine edilmesi ve tüm bu çalışmaların denetlenmesi faaliyetlerinin bütünüdür.

 

Bölgede yaşayan vatandaşlarımızın depreme dayanıklı binalarda oturmaları veya satın alacakları konutların depreme dayanıklı olarak inşaa edilmiş olması, depreme karşı alınacak en önemli ve güvenli tedbirlerdir.

 

Yaşanan son depremlerde canlarını kaybedenlere Allahtan rahmet, kalanlarına baş sağlığı dileriz. Ülkemize büyük geçmiş olsun.

 

Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Afet Eğitim ve Yönetim Araştırma ve Uygulama Merkezi Yönetim Kurulu